Sarıkamış'ı Anlamak...
22 Aralık, Sarıkamış'ta donarak, açlıkla savaşarak, vatan savunmasında hayatını kaybeden şehitlerimizin anılacağı bir gündür. Onları rahmet ve minnetle anarken, onların emaneti olan bu toprakları korumak, birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirmek hepimize düşen bir görevdir.
Yıl 1914... Soğuk bir kış günüydü, Türk Askerleri, kahramanlıkla dolu bir destan yazmaya hazırlanıyordu. Ancak, bu destan, hem ülke tarihine damgasını vuracak hem de Türk milletinin hafızasında unutulmaz bir yer edinecek bir trajediyi içeriyordu. 22 Aralık, Sarıkamış Harekâtı'nın başlangıcıydı; bir yandan kar, bir yandan düşmanla savaşan askerler, diğer yandan soğuk ve açlıkla mücadele ediyorlardı.
Sarıkamış Harekâtı, askeri stratejilerin yanı sıra, insanın doğa karşısındaki acziyetini de bir kez daha gözler önüne serdi. Kar altında kaybolan, soğuktan donan, açlıktan bitkin düşen kahramanlar, bir milletin özverisi ve vatan sevgisi adına mücadele ettiler. Bu mücadele, onların kahramanlıkla dolu şehitlikleriyle noktalandı.
Bugün, 22 Aralık'ta Sarıkamış şehitlerini anarken, sadece bir tarih dersi değil, aynı zamanda bir vefa görevi ifa ediyoruz. Onların hatıraları, Türk milletinin kalbinde daima canlı kalacak.
Sarıkamış şehitlerini anmak, sadece geçmişi hatırlamak değil, aynı zamanda geleceğe dair sorumluluklarımızı da hatırlamaktır. Onların mirası, bu topraklarda yaşayan her bireyin, vatan sevgisi, bağımsızlık ve özgürlük gibi kutsal değerlere sahip çıkma sorumluluğunu bir kez daha hatırlatır.
22 Aralık, Sarıkamış'ta donarak, açlıkla savaşarak, vatan savunmasında hayatını kaybeden şehitlerimizin anılacağı bir gündür. Onları rahmet ve minnetle anarken, onların emaneti olan bu toprakları korumak, birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirmek hepimize düşen bir görevdir.
Unutmayalım ki, Sarıkamış'ta kaybedilen her bir kahraman, bu toprakların özgürlüğü için canını feda eden birer neferdir. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.
0 Yorum